Sağlıklı süt tüketimi nasıl olmalı ?

29.10.2023
180
Sağlıklı süt tüketimi nasıl olmalı ?

Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı, sütü daha faydalı hale getirmenin yollarını anlattı İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Abonesi …

Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı, sütü daha faydalı hale getirmenin yollarını anlattı

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Abonesi Prof. Dr. Ahmet Aydın, sütün, çok verimli bir meşrubatken pastörizasyon, yüksek ısı uygulaması UHT ve homojenizasyonla çok hasarlı bir ürün haline geldiğini söyledi.

Prof. Dr. Ahmet Aydın, Anadolu Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, sütün raf ömrünü uzatmak için yapılan pastörizasyon ve UHT’nin bazı hastalık yapan bakterileri ortadan kaldırırken, verimli bakterileri de yok ettiğini söyledi.

Sütün içindeki verimli bakterilerin hastalık yapmadıkları gibi, bir hayli hastalığı da önlediğini, sütün kesilmesini ve ekşimesini sağladığını ifade eden Aydın, “Süt, çok verimli bir meşrubatken pastörizasoyon, UHT ve homojenizasyonla çok hasarlı bir ürün haline geliyor” görüşünü dile getirdi.

Ahmet Aydın, pastörizasyonun, sütün vitamin ve mineralle zenginleşmesini yasakladığını, sindirim enzimlerini imha ettiğini ileri sürerek, “İmha olan ve hazmedilmeyen protein parçacıkları, bağırsaktan kanımıza geçiyor, beden de bunları düşman olarak idrak ediyor ve bağışıklık sistemini imha ediyor. İnsan bedeni imha oluyor ve alerjik hastalıklara, bağışıklık sistemi hastalıklarına, romatizmal hastalıklara neden oluyor. Çocuklarda görülen kronik orta kulak cerahatinin altında da süt kullanımı vardır” diye konuştu.

Homojenizasyon sırasında uygulanan tazyikin süt proteinlerinin moleküler yapısını büyük miktarda değiştirdiğini kaydolan Aydın, molekül yapısı değişmiş proteinlerin immün sistemini fazla uyardığını ve çocuğun ileride diyabet, astım ve multiplskleroz gibi “otoimmün-kendi dokularını imha edici” hastalıklara tutulmasına yol açtığını iddia etti.

Prof. Dr. Aydın, sütün iyi bir kalsiyum kaynağı olmadığını korunarak, “Bizim gibi ülkelerde laktaz yetersizliği çok fazladır. Bu sebeple bizim gibi ülkeler yoğurdu öğrenir, yoğurt gereksinimden doğmuştur. Batı ülkeleri yoğurdu öğrenmez, zira onlar süt şekerine daha meyillidirler” dedi.

“SÜT, SAĞLAM KEMİKLERE NEDEN OLUR MU?”
Aydın, “Süt, sağlam kemiklere neden olur” yargısının da kırılması gerektiğini belirterek, sütün kemikleri sağlamlaştırmadığını, imha ettiğini korundu.

Stün kalsiyum ölçüsünün yüksek olduğunu, ama iyi emilebilmesi için yeterli kalsiyum-fosfor balansını yakalatamadığını ifade eden Aydın, şöyle konuştu:

“Zira kalsiyumun emilebilmesi için fosforla emin bir oranı yakalatması gerekiyor. Ne Yazık Ki sütte bire bir gibi oran vardır ve kalsiyum, fosfor iyi emilmez. İyi emilmediği zaman da kana geçmez. En çok süt harcayan ülke Amerika Birleşik Devletleri’dir, senede şahıs başına 130 litre süt tüketimi vardır. Ve en çok da kemik kırıkları ve kemik erimesi burada görülür. Meksikalı ve siyahlar fazla süt harcamazlar, bunlarda kemik kırıkları son derece derece azdır.” Dereotu ve rokada, sütten daha fazla kalsiyum bulunduğunu anlatan Ahmet Aydın, “Kalsiyum pek çok yeşil yapraklıda var. Bunlar ayrıca bir istif vitamin sağlıyor. Hele de bunları taze taze harcarsanız. Emilim açısından kalsiyum, fosfor oranları da çok iyi. Yeşil yapraklılar kemiklerin güçlenmesi için zorunlu olan potasyum, magnezyum açısından da zengin. Kemiklerin güçlü olması için yeşil yapraklıların harcanmasına önemsenmeli” dedi.

“SÜT ÜRÜNÜ HARCAYIN”
Sütü süt olarak değil, süt ürünü olarak kullanmanın daha doğru olacağını dile getiren Aydın, şu tekliflerde bulundu:

“Muhtemelse günlük mandra sütü harcanmalıdır. Sütü alınan hayvanın çayırlarda yayılmasına ve yapay yem yememesine dikkat edilmeli. Pak olduğuna güveniliyorsa, cadde sütçüsünden de süt alınabilir. Şehirdeki en iyi alternatif, günlük pastörize şişe sütleridir. Uzun ömürlü homojenize kutu sütlerini netlikle kullanmayın. Yalnızca ekşiyen veya kesilen süt ve yoğurtları yiyiniz. Sütü süt olarak değil, mayalanmış olarak yoğurt, kefir, peynir olarak kullanın. Böylece olunca kaynatmaktan dolayı kaybedilen vitamin, mineral ve enzimlerin bir kısmını geri kazanılır.”

TGDF FİKRİ
Türk yiyecek ve meşrubat sektöründe faaliyet gösteren 23 ayrı sektörel derneğin toplanarak oluşturduğu Türkiye Yiyecek ve Meşrubat Sanayi Dernekleri Federasyonu TGDF Genel Başkanı Şemsi Kopuz da sütün, “bileşimindeki protein, karbonhidrat, mineral ve vitaminler açısından balanslı beslenmede ehemmiyeti tartışılmaz natürel bir yiyecek olduğunu” bildirdi.

Topuz, pastörizasyon ve UHT operasyonunun, “ham sütte bulunan ’patojen-hastalık yapıcı’ mikroorganizmalardan kaynaklanacak muhtemel sağlık tehlikelerini ortadan kaldırmak emeliyle, sütün gıda bedellerini azami derecede gözetecek sıcaklık ve zamanda optimize edilmiş ısıl harekâtları olduğunu” anlatarak, “UHT tekniği ile üretilen sütlere uygulanan bu ısıl operasyonların aksine cadde sütlerine konutta uygulanan ananesel kaynatma operasyonunda sütün içerisindeki mikroorganizmalar bütün olarak yok edilemediği gibi sütün içerisindeki gıda bedelleri de kayba uğramaktadır” dedi.

Homojenizasyonun, “süt içerisinde bulunan yağ damlacıklarının sütün her tarafına homojen bir biçimde ufalamasını sağlamak ve üst yüzeyde bir araya gelmesini yasaklamak” emeliyle uygulandığını kaydolan Topuz, homojenizasyon operasyonu ile süt yağının homojen dağılımının sağlandığını, süt yağ globüllerinin daha ufak parçalara parçalanmasıyla süt yağının sindiriminin basitleştirildiğini bildirdi.

Kaynak: http://www.haberturk.com/haber.asp?id=51063&cat=220&dt=2008/01/12

BİR YORUM YAZIN
ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.